Yargisal kisitlama ne demek?

Yargısal kısıtlama ne demek?​

Yargı kısıtlaması, adli aktivizmin zıttı olarak kabul edilir. Yargısal kısıtlama uygulayan yargıçlar, Anayasanın asıl amacına sıkı sıkıya bağlı olan kararlar verirler. Kararları aynı zamanda, daha önceki mahkemeler tarafından belirlenen emsallere göre karar verdikleri anlamına gelen Stare decisis’ten de alınmıştır.

Tüzüklerin yargısal denetimi hangi mahkeme tarafından yapılır?​

Tüzüklerin yargısal denetimi hangi mahkeme tarafından yapılır?
“Anayasa Mahkemesi, kanunların ve Türkiye Büyük Millet Meclisi İç- tüzüklerinin Anayasaya, Anayasa değişikliklerinin de Anayasada gösterilen şekil şartlarına uygunluğunu denetler” haline dönüştürülmüştür.

Yasaların anayasaya uygunluğu için yargısal denetim ne zaman getirilmiştir?​

Yasaların anayasaya uygunluğu için yargısal denetim ne zaman getirilmiştir?
1982 Anayasası’nın orijinal biçimine göre, yargısal denetim yolu olarak ise “soyut norm denetimi” ve “somut norm denetimi” kabul edilmiştir.

Yargının kendi kendini sınırlaması nedir?​

Korucu’ya göre, yargısal aktivizm kavramı, en genel hâliyle ele alındığında, anayasallık denetimi yapmakla görevli yargı organlarının olağan yargısal denetim sınırlarını aşması durumudur.

Tüzük yürürlükten kalktı mı?​

Tüzük yürürlükten kalktı mı?
2017 yılında gerçekleşen bazı anayasa maddelerindeki değişiklikler ile tüzükler kaldırılmıştır. Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin kabul edilmesi ile birlikte devlet yönetiminde bir takım değişiklikler yaşanmıştır. Bu değişikliklerden bir tanesi de tüzük kavramının anayasadan çıkartılması olmuştur.

Kanunların anayasaya uygunluğunun yargısal denetimi ile ilk kez hangi anayasa ile kabul edilmiştir?​

Kanunların anayasaya uygunluğunun yargısal denetimi ile ilk kez hangi anayasa ile kabul edilmiştir?
Türkiye’de AYM, ilk defa 1961 Anayasası döneminde anayasa değişikliklerini esas açısından denetlemiştir.
Anayasa Mahkemesinin kuruluşu, görev ve yetkileri, yargılama ve çalışma usulü ile kararlarının niteliği 1961 Anayasası’nın 145 ila 152. maddelerinde düzenlenmiş; buna bağlı olarak 44 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun ise 22/4/1962 tarihinde kabul edilmiştir.

Yargısal kısıtlama terimi, belirli bir yargı organının, Anayasa ve daha önceki mahkeme kararlarının belirlediği emsallere sıkı sıkıya bağlı kalarak, asıl amaca uygun kararlar vermesini ifade eder. Genellikle adli aktivizmin zıttı olarak kabul edilir ve yargının kendini belirli sınırlar içinde tutması anlamına gelir.

Tüzüklerin yargısal denetimi, Anayasa Mahkemesi tarafından yapılır. Anayasa Mahkemesi, kanunların ve Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüklerinin Anayasaya ve Anayasa değişikliklerinin şekil şartlarına uygunluğunu denetler.

Yasaların anayasaya uygunluğu için yargısal denetim sistemi, 1982 Anayasası'nın orijinal biçimine göre, "soyut norm denetimi" ve "somut norm denetimi" olarak kabul edilmiştir. Bu denetim yollarıyla yasaların anayasaya uygunluğu değerlendirilir.

Yargının kendi kendini sınırlaması, yargısal aktivizm kavramıyla ilişkilendirilir ve anayasallık denetimini yapmakla görevli yargı organlarının normal yargısal denetim sınırlarını aşması durumunu ifade eder.

Tüzüklerin yürürlükten kaldırılmasıyla ilgili bilgi verirken 2017 yılındaki anayasa değişikliklerine ve Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle yapılan devlet yönetimi değişikliklerine dikkat çekilmektedir. Bu değişikliklerden biri tüzük kavramının anayasadan çıkarılmasıdır.

Kanunların anayasaya uygunluğunun yargısal denetimi ise Türkiye'de AYM tarafından ilk defa 1961 Anayasası döneminde kabul edilmiştir. Bu dönemde Anayasa Mahkemesi, anayasa değişikliklerini değerlendirmiştir.

Anayasa Mahkemesinin kuruluşu, görevleri ve çalışma usulleri, 1961 Anayasası'nın ilgili maddelerinde düzenlenmiş ve 44 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun ise 22/4/1962 tarihinde kabul edilmiştir. Bu düzenlemeler Anayasa Mahkemesi'nin nasıl çalışacağını ve hangi yetkilere sahip olacağını belirlemiştir.