S
SoruCevap
Misafir
“Yorgun Anne” hastalığı
Yeni anne olanların müthiş bir yorgunluktan yakınmalarının,ortada bir neden yokken ağlama nöbetlerine tutulmalarının, en basit şeyleri bile anısayamamalarının, kısacası”bezginlik içinde” olmalarının nedeni nedir?
ABD`li araştırmacılar, dünyaya henüz bir bebek getirmiş olan kadınlarda rastlanan hastalık belirtilerine(titremeler, kas ağrıları, bellek zayıflaması, kimi kez de göz kararmaları ve kekeleme), “yorgun anne hastalığı” adını vermişlerdir.Yorgunluk hali, aileye yeni katılan bireyle birlikte işlerin çoğalmasından ve kadının yeterince uyuyamamasından, özellikle de yeterince dinlenme fırsatını bulamamasından ileri gelir.
Geceleyin, önce saat birde, daha sonra beşte kalkmayı, hiç denememiş olan biri, günlerce art arda böyle bir yaşamı sürdürmenin yol açtığı gerilimi anlayamaz.Bebeği arada sırada sallamak, oyalamak, susuzluğunu gidermek ya da altını değiştirmek o kadar yorucu ve zaman alıcı bir iştir ki…Bebeğin gece gündüz herhangi bir saatte aniden ağlaması annenin sinirlerini bir hayli gerer.
Genç annenin yaşadıkları incelendiğinde, yeni yaşama uyum sağlamanın güçlüklerinin, özgürlüğünün, bütünüyle ortadan kalkmış olmasının ve bebeğin gereksinmeleri yüzünden işlerini yarıda bırakmanın verdiği gerilimin annenin bu sıkıntılı durumuna neden olduğu anlaşılır.İkinci kez doğum yapan kadınlar, ilkinden daha az yorulduklarını, giderek yeni bebeğin varlığından bile haberleri bulunmadığını, onun çok uslu olduğunu, hiç ağlamadığını, bütün gece uyuduğunu söylerler:Aslında durum değişmemiştir, ama, anne bebeğin gereksinmelerine bağımlı olmak koşuluna iyice alışmış ve bebeğine zaman ayırmayı benimsemiştir artık.
Yeni anne olanların müthiş bir yorgunluktan yakınmalarının,ortada bir neden yokken ağlama nöbetlerine tutulmalarının, en basit şeyleri bile anısayamamalarının, kısacası”bezginlik içinde” olmalarının nedeni nedir?
ABD`li araştırmacılar, dünyaya henüz bir bebek getirmiş olan kadınlarda rastlanan hastalık belirtilerine(titremeler, kas ağrıları, bellek zayıflaması, kimi kez de göz kararmaları ve kekeleme), “yorgun anne hastalığı” adını vermişlerdir.Yorgunluk hali, aileye yeni katılan bireyle birlikte işlerin çoğalmasından ve kadının yeterince uyuyamamasından, özellikle de yeterince dinlenme fırsatını bulamamasından ileri gelir.
Geceleyin, önce saat birde, daha sonra beşte kalkmayı, hiç denememiş olan biri, günlerce art arda böyle bir yaşamı sürdürmenin yol açtığı gerilimi anlayamaz.Bebeği arada sırada sallamak, oyalamak, susuzluğunu gidermek ya da altını değiştirmek o kadar yorucu ve zaman alıcı bir iştir ki…Bebeğin gece gündüz herhangi bir saatte aniden ağlaması annenin sinirlerini bir hayli gerer.
Genç annenin yaşadıkları incelendiğinde, yeni yaşama uyum sağlamanın güçlüklerinin, özgürlüğünün, bütünüyle ortadan kalkmış olmasının ve bebeğin gereksinmeleri yüzünden işlerini yarıda bırakmanın verdiği gerilimin annenin bu sıkıntılı durumuna neden olduğu anlaşılır.İkinci kez doğum yapan kadınlar, ilkinden daha az yorulduklarını, giderek yeni bebeğin varlığından bile haberleri bulunmadığını, onun çok uslu olduğunu, hiç ağlamadığını, bütün gece uyuduğunu söylerler:Aslında durum değişmemiştir, ama, anne bebeğin gereksinmelerine bağımlı olmak koşuluna iyice alışmış ve bebeğine zaman ayırmayı benimsemiştir artık.