S
SoruCevap
Nurbanu Sultan Hayatı hakkında bilgi,Nurbanu Sultan kim,Nurbanu Sultan kimin eşiydi,Afife Nûr Banû Vâlide Sultân'ın Biyografisi
Nurbanu Sultan Hayatı
Rachel, İspanya'da yaşayan Yahudi bir alinenin kızıdır. İspanyolların Yahudiler üzerine uyguladıkları baskıların artması üzerine (bkz.: Reconquista) birçok akrabası İstanbul’a, Selanik’e ve İzmir’e göç etmiştir. Babası, İspanyolların baskılarına karşı direnmiş, akrabalarının çağrılarına rağmen göç etmemiş ve bir süre daha İspanya’da kalmıştır. Baskılara dayanamayınca Sicilya’ya yerleşmeye karar vermiştir. Sicilya’da da yahudilere baskı yapılması nedeniyle bir Malta gemisiyle buradan ayrılmışlar, ancak Akdeniz’de 1537 yılında Barbaros Hayrettin Paşa tarafından Korfu Seferi sırasında esir edilerek İstanbul'a getirilen bin beş yüz erkek, bin kadın arasında olmuşlardır. Nûr-Banû'nun Venedikli olduğunu söyleyenler, onun aslında Paros'lu olduğunu söylemektedirler. Kadın, erkek, çocuk binlerce Kıbrıslı köle İstanbul'a getirildi. Ve köle tacirlerince satıldılar. Ancak Kale,Osmanlı Sarayı'na sunulmuştur. Saraya geldiğinde Kanuni Sultan Süleyman'ın Hasekisi Haseki Hürrem Sultan tarafından bahçede dolaşırken farkedildi.Ve Hürrem Sultan o an bu güzel kızın oğlu II. Selim'e uygun olduğuna karar verdi ve adını Afife Nurbanu olarak değiştirdi.Sarayda eğitim gördükten sonra Sultan Selim'e sunuldu. Milan kütüphanesinde Kale'nin hala annesini arattığı diplomatik yazışmalar korunmaktadır. Annesinin Kale'ye ulaşıp ulaşmadığı hakkında bilgimiz yok. Çok küçük yaşta olduğu için Hıristiyan inancı en azından açıkça devam etmedi. Sultan Murat'ı vaftiz etmek istedi; ancak bunun imkânsız olduğu söylendi. Selim tüm kardeşlerinin ölümüyle önce Kanuni Sultan Süleyman'nın varisi, daha sonra da 29 Eylül 1566 tarihinde Kanuni'nin vefat etmesi üzerine Osmanlı Padişahı oldu.
Nurbanu Sultan Hayatı
Rachel, İspanya'da yaşayan Yahudi bir alinenin kızıdır. İspanyolların Yahudiler üzerine uyguladıkları baskıların artması üzerine (bkz.: Reconquista) birçok akrabası İstanbul’a, Selanik’e ve İzmir’e göç etmiştir. Babası, İspanyolların baskılarına karşı direnmiş, akrabalarının çağrılarına rağmen göç etmemiş ve bir süre daha İspanya’da kalmıştır. Baskılara dayanamayınca Sicilya’ya yerleşmeye karar vermiştir. Sicilya’da da yahudilere baskı yapılması nedeniyle bir Malta gemisiyle buradan ayrılmışlar, ancak Akdeniz’de 1537 yılında Barbaros Hayrettin Paşa tarafından Korfu Seferi sırasında esir edilerek İstanbul'a getirilen bin beş yüz erkek, bin kadın arasında olmuşlardır. Nûr-Banû'nun Venedikli olduğunu söyleyenler, onun aslında Paros'lu olduğunu söylemektedirler. Kadın, erkek, çocuk binlerce Kıbrıslı köle İstanbul'a getirildi. Ve köle tacirlerince satıldılar. Ancak Kale,Osmanlı Sarayı'na sunulmuştur. Saraya geldiğinde Kanuni Sultan Süleyman'ın Hasekisi Haseki Hürrem Sultan tarafından bahçede dolaşırken farkedildi.Ve Hürrem Sultan o an bu güzel kızın oğlu II. Selim'e uygun olduğuna karar verdi ve adını Afife Nurbanu olarak değiştirdi.Sarayda eğitim gördükten sonra Sultan Selim'e sunuldu. Milan kütüphanesinde Kale'nin hala annesini arattığı diplomatik yazışmalar korunmaktadır. Annesinin Kale'ye ulaşıp ulaşmadığı hakkında bilgimiz yok. Çok küçük yaşta olduğu için Hıristiyan inancı en azından açıkça devam etmedi. Sultan Murat'ı vaftiz etmek istedi; ancak bunun imkânsız olduğu söylendi. Selim tüm kardeşlerinin ölümüyle önce Kanuni Sultan Süleyman'nın varisi, daha sonra da 29 Eylül 1566 tarihinde Kanuni'nin vefat etmesi üzerine Osmanlı Padişahı oldu.