S
SoruCevap
Misafir
Semavi dinlerin onemli bir esası olan kıyamet hakkında Kur'anı Kerim'de ve Hadisi Şerifler'de geniş acıklamalar vardır Bu acıklamalarda kıyametin cok yakın olduğu ve o gunun dehşeti ifade edilerek insanların hazırlıklı olması teşvik edilmektedir
Enes bin Malik`in rivayet ettiği bir hadiste Peygamber Efendimiz (asm) bir gun, “Ben ve kıyamet gunu şu iki parmak gibi yaratıldık buyurmuş ve işaret parmağı ile orta parmağını birbirine bitiştirmiştir (1)
Peygamberimiz bu sozleriyle kıyametin cok yakın bir zamanda meydana gelebileceğine işaret ediyordu Kur`anı Kerimde “Kıyamet yakındır buyurulması ve Peygamber Efendimizin kıyametin cok yakın zamanda kopacağını bahsetmesi 1400 sene gectiği halde vuku bulmamış olması akla bir şuphe getirmemelidir Cunku kıyamet dunyanın eceli ile ilgili bir meseledir “Dunyanın omrune nisbeten bin veya iki bin sene, bir seneye nisbetle bir iki gun veya bir iki dakika gibidir Saati Kıyamet yalnız insaniyetin eceli değil ki, onun omrune nisbet edilip baid (akıldan uzak) gorulsun(2)
Ayet ve hadislerde Kıyametin tam zamanı bildirilmemekle beraber Peygamberimiz (asm) onun vaktine yakın zamanda meydana gelecek bazı hadiselerden ve alametlerden bahsederek, mu`minleri devamlı uyanık tutmaya ve hazırlıklı bulunmaya teşvik etmiştir
Kıyametin kopmasının gizli tutulmasının sebep ve hikmetlerine gelince;
Bunun pek cok hikmetleri vardır Nasıl ki, insana oleceği zaman bildirilmiş olsaydı, hayatının yarısını iman ve İslam şuurundan mahrum olarak tam bir gafletle yaşayacak, yarıdan sonra ise adım adım darağacına giden bir idam mahkumu gibi olumunu bekleyerek muthiş bir ıztırap duyacak ve azap cekecekti
Musibet ve felaketlerin insanoğlu icin gizli kalmasında da aynı hikmet vardır Cunku vakti belli olan bir felaketi beklemek o musibeti yaşamaktan daha fazla ıztırap ve işkence verecektir
İşte bunun gibi pek cok hikmetler icin kıyametin vakti insanlar icin gizli kılınmıştır
Her insan icin ecel ne ise butun bir insanlık icin de kıyamet odur Şualar`da Bediuzzaman bu mevzu ile ilgili olarak şu mealde izahlara yer verir:
Dunyanın eceli ve olumu olan kıyametin vakti belli olmuş olsaydı, ilk ve orta cağda yaşayan insanlar ahiret duşuncesinden habersiz bir şekilde gaflet icinde yaşamış olacaklardı Ve son cağın insanları da Kıyamet vaktini beklemenin dehşeti icinde dunya hayatının huzurunu ve lezzetini alamayacaklardı
Şayet Kıyamet vakti belli olmuş olsaydı, bir kısım iman hakikatleri apacık bir şekilde ortaya cıkacak, herkes ister istemez tasdik edecek; netice olarak da teklif, imtihan ve iman sırrı kaybolacaktı İşte bunun gibi pek cok maslahatlar icin, Kıyametin vakti gizli kalmış ve herkes, her dakikada hem ecelini, hem de hayatının devamını duşunebilmiştir Boylece ne dunya hayatı, ne de ahiret ihmal edilmemiştir (3)
Kıyamet gununun gizli kalışı, Kıyametin kopuşuna kadar devam edecektir Ne zaman ki, guneş doğu yerine batıdan doğacak, artık insanlar icin imtihan meydanı ve tevbe kapısı kapanacak, herkes Kıyametin kopacağına yakinen inanacaktır Ancak o vakitten sonra yapılacak pişmanlık ve edilen iman da fayda vermeyecektir
Kaynaklar:
1 Muslim, Fiten:135
2 Sozler, s 318
3 Şualar, s 488
Enes bin Malik`in rivayet ettiği bir hadiste Peygamber Efendimiz (asm) bir gun, “Ben ve kıyamet gunu şu iki parmak gibi yaratıldık buyurmuş ve işaret parmağı ile orta parmağını birbirine bitiştirmiştir (1)
Peygamberimiz bu sozleriyle kıyametin cok yakın bir zamanda meydana gelebileceğine işaret ediyordu Kur`anı Kerimde “Kıyamet yakındır buyurulması ve Peygamber Efendimizin kıyametin cok yakın zamanda kopacağını bahsetmesi 1400 sene gectiği halde vuku bulmamış olması akla bir şuphe getirmemelidir Cunku kıyamet dunyanın eceli ile ilgili bir meseledir “Dunyanın omrune nisbeten bin veya iki bin sene, bir seneye nisbetle bir iki gun veya bir iki dakika gibidir Saati Kıyamet yalnız insaniyetin eceli değil ki, onun omrune nisbet edilip baid (akıldan uzak) gorulsun(2)
Ayet ve hadislerde Kıyametin tam zamanı bildirilmemekle beraber Peygamberimiz (asm) onun vaktine yakın zamanda meydana gelecek bazı hadiselerden ve alametlerden bahsederek, mu`minleri devamlı uyanık tutmaya ve hazırlıklı bulunmaya teşvik etmiştir
Kıyametin kopmasının gizli tutulmasının sebep ve hikmetlerine gelince;
Bunun pek cok hikmetleri vardır Nasıl ki, insana oleceği zaman bildirilmiş olsaydı, hayatının yarısını iman ve İslam şuurundan mahrum olarak tam bir gafletle yaşayacak, yarıdan sonra ise adım adım darağacına giden bir idam mahkumu gibi olumunu bekleyerek muthiş bir ıztırap duyacak ve azap cekecekti
Musibet ve felaketlerin insanoğlu icin gizli kalmasında da aynı hikmet vardır Cunku vakti belli olan bir felaketi beklemek o musibeti yaşamaktan daha fazla ıztırap ve işkence verecektir
İşte bunun gibi pek cok hikmetler icin kıyametin vakti insanlar icin gizli kılınmıştır
Her insan icin ecel ne ise butun bir insanlık icin de kıyamet odur Şualar`da Bediuzzaman bu mevzu ile ilgili olarak şu mealde izahlara yer verir:
Dunyanın eceli ve olumu olan kıyametin vakti belli olmuş olsaydı, ilk ve orta cağda yaşayan insanlar ahiret duşuncesinden habersiz bir şekilde gaflet icinde yaşamış olacaklardı Ve son cağın insanları da Kıyamet vaktini beklemenin dehşeti icinde dunya hayatının huzurunu ve lezzetini alamayacaklardı
Şayet Kıyamet vakti belli olmuş olsaydı, bir kısım iman hakikatleri apacık bir şekilde ortaya cıkacak, herkes ister istemez tasdik edecek; netice olarak da teklif, imtihan ve iman sırrı kaybolacaktı İşte bunun gibi pek cok maslahatlar icin, Kıyametin vakti gizli kalmış ve herkes, her dakikada hem ecelini, hem de hayatının devamını duşunebilmiştir Boylece ne dunya hayatı, ne de ahiret ihmal edilmemiştir (3)
Kıyamet gununun gizli kalışı, Kıyametin kopuşuna kadar devam edecektir Ne zaman ki, guneş doğu yerine batıdan doğacak, artık insanlar icin imtihan meydanı ve tevbe kapısı kapanacak, herkes Kıyametin kopacağına yakinen inanacaktır Ancak o vakitten sonra yapılacak pişmanlık ve edilen iman da fayda vermeyecektir
Kaynaklar:
1 Muslim, Fiten:135
2 Sozler, s 318
3 Şualar, s 488