2 öğrencisini taciz eden Din Kültürü öğretmeni tutuklandı

Konya’da bir imam hatip ortaokulunda Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni olan R.E. (31), yaşları 13 olan 2 erkek öğrencisine cinsel istismarda bulundu.

ÖĞRENCİSİNİ DEFALARCA KEZ TACİZ ETTİ​

İddiaya göre; evli ve 2 çocuk annesi R.E., ilk olarak 13 yaşındaki bir öğrencisiyle, “Bugün biri yanımdan hızlıca geçip gitti ne selam vardı ne sabah" şeklinde mesaj göndererek yakınlaşmaya başladı. Daha sonra öğrenci ve öğretmen R.E., arasında duygusal bir ilişki yaşanmaya başladı. R.E., öğrencisine farklı zamanlarda kendisine ait fotoğraflar ve "Bebeğim, aşkım, sevgilim, seni çok seviyorum, birlikte uyuyalım" şeklinde taciz içeren mesajlar gönderdi. R.E., yine farklı zamanlarda birçok kez kendisine ait sayılı araç ile öğrencisini bir AVM’nin kapalı otopark kısmına ve yine Selçuklu Seyir Tepesi civarına götürerek araç içerisinde çocuğu taciz etti.

BAŞKA BİR ÖĞRENCİSİYLE DE İLİŞKİ YAŞADI​

Daha sonra öğrencisiyle sebebi bilinmeyen bir nedenle arası bozulan R.E., bu kez aynı okulda eğitim gören bir başka öğrencisiyle yakınlaşmaya başladı. R.E., bu öğrencisine de yine farklı zamanlarda ve birçok kez başörtüsünün olmadığı fotoğraflar ve videolar gönderdi.
R.E. farklı zamanlarda birçok kez kendisine ait araç ile bu öğrencisini de bir AVM’nin kapalı otopark kısmında da öğrencisini taciz etti.

ÖĞRETMENİN MESAJLARINI GÖREN VELİLER SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDU​

Öğrenci velilerinin öğretmen R.E’nin mesajlarını çocuklarının telefonunda görmesi üzerine emniyete giderek şikâyetçi oldu. Çocukların Çocuk Şube Büro Amirliğinde alınan ifadelerini ardından Konya Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma başlattı.

ÖĞRETMENLİK MESLEĞİNDEN İSTİFA ETTİ​

Evli ve 2 çocuk annesi olan öğretmen R.E., hakkında başlatılan soruşturmanın ardından öğretmenlik mesleğinden istifa etti.
Öğretmen R.E.’nin ise olayın ortaya çıkmasının ardından eşiyle de ayrıldığı ve çocuklarının velayetinin eşine verildiği öğrenildi.

YARGILANMASINA BAŞLANDI​

31 yaşındaki R.E.nin yargılanmasına Konya 3. Ağır Ceza Mahkemesinde başlandı. Mahkeme salonunda mağdur çocukların avukatı Cahit Cem Taşpınar, Saadet Öğretmen Çocuk İstismarı ile Mücadele Derneği (UCİM) Konya Avukatları da duruşmada hazır bulundu.

ÖĞRENCİSİYLE YAŞADIĞI İLİŞKİYİ İTİRAF ETTİ​

R.U. savunmasında öğrencilerden biriyle yaşadığı ilişkiyi itiraf derken bir diğer öğrenciyle yaşadığı iddia edilen ilişkiyi ise reddetti. Tanıkların dinlenilmesinin ardından Savcılık makamı "Çocuğun Cinsel Taciz İstismarı, Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma ve Çocuğa Karşı Cinsel Taciz" suçlarından R.U.’nun 106 yıla kadar hapsini istedi.

TUTUKLANDI​

Mağdur çocukların avukatı Taşpınar ise, R.E.’nin tutuklanmasını talep etti. Bunun üzerine mahkeme heyeti R.E’nin tutuklu yargılanmasına karar verdi.

DAVA 8 NİSAN’A ERTELENDİ​

1 saati aşkın süren duruşmanın ardından davanın 8 nisan tarihine ertelenmesine karar verildi.

“YANLIŞTAN DÖNÜLDÜ”​

Davanın ardından mağdur çocukların avukatı Cahit Cem Taşpınar, SÖZCÜ’ye açıklamalarda bulundu. Taşpınar, “sanığın bu güne kadar tutuklanmamasını daha önce eleştirmiştik. Zira bir tweet mesajı ile kişiler tutuklanırken, çocuğun cinsel istismarı isnadına ve güçlü delillerin varlığına rağmen sanığın tutuksuz yargılanması izahtan varesteydi. Tarafımızın ve Savcının tutuklama talebinin kabulüyle sanığın tutuklu yargılanmasına karar verilmesi ile bir yanlıştan dönülmüş oldu” ifadelerini kullandı.

OKUL MÜDÜRÜNDEN ÖĞRETMENLERE MOBBBİNG İDDİASI​

Öte yandan çocukların eğitim gördüğü okulun müdürü Ö.Ö’nün de olayı öğrendikten sonra çocukların telefonunu alarak öğretmenle olan mesajları sildiği iddia edilmiş ve onun hakkında da görevi kötüye kullanma, delil karartma ve suçu bildirmeme suçlarından suç duyurusunda bulunulsa da müdürün görevine devam ettiği öğrenilmişti. Okul müdürünün olayın ardından birçok öğretmene mobbing uyguladığı da iddia edildi. Aynı okulda görevli bir öğretmen okul müdürü Ö.Ö hakkında, mobbing, hakaret ve kasten yaralama iddialarıyla suç duyurusunda bulundu.

Bu habere dayanarak söylenebilecek çok fazla şey var. Öncelikle, cinsel istismar ve taciz gibi suçlar son derece vahim ve kabul edilemez suçlardır. Özellikle bir öğretmenin öğrencileri üzerinde bu tür eylemlerde bulunması, güvenilir bir eğitim ortamını ciddi şekilde sarsar ve öğrencilerin fiziksel ve psikolojik olarak zarar görmesine neden olabilir.

Öğretmenin öğrencilerine gönderdiği taciz içerikli mesajlar ve gerçekleştirdiği cinsel istismar eylemleri oldukça üzücü ve endişe vericidir. Bu tür durumlar karşısında mağdur öğrencilerin ve ailelerinin hukuki ve psikolojik destek almaları çok önemlidir. Taciz ve istismar gibi suçların ortaya çıkarılması, failin adalet önünde hesap vermesi ve benzer durumların önlenmesi için toplumsal duyarlılık ve adil bir yargılama süreci gereklidir.

Davanın ciddiyeti göz önüne alındığında, öğretmenin tutuklanması ve yargılanması doğru bir karar olarak nitelendirilebilir. Ayrıca, okul müdürünün de iddia edilen suçlarla ilgili soruşturulması gerektiği açıktır. Eğitim kurumlarında görev yapan yetkililerin, öğrencilerin güvenliğini sağlamak ve hukuki süreçleri doğru bir şekilde yönetmek için sorumluluklarını yerine getirmeleri son derece önemlidir.

Bu tür üzücü olaylarla karşılaşıldığında toplum olarak daha dikkatli olmalı ve benzer durumların yaşanmasını engellemek adına gerekli önlemleri almalıyız. Eğitim kurumlarında çalışan kişilerin öğrencilere karşı sorumlulukları büyük olduğundan, bu tür suçların önlenmesi için toplumsal farkındalığın artırılması ve gerekli önlemlerin alınması gerekmektedir.